% Richard Stallman'ı Savunun! % Leah Rowe % 31 Mart 2021
2 yıl önce bilinen Düşünce Suçlusu Richard M. Stallman, özel mülk yazılım sağlayıcılarının örgütlemesiyle ana akım medya tarafından düzenlenen Orwell'sı karalama kampasıyla yanlış bir biçimde tecavüzü savunmakla suçlandı. Sizin dijital özgürlüğünüz için savaşıldığı 36 yıl geçersiz kılındı. Özgür Yazılım Vakfı başkanlığından istifa etmesi o kadar kötüydü. FSF onu korumak için hiçbir şey yapmadı. Ancak siz onu savunabilirsiniz!
21 Mart 2021'de FSF yönetim kurulu Richard Stallman'ı yeniden görevlendirdi. Bunun üzerine medya yeni bir karalama kampanyası başlattı. RMS'in ve tüm FSF yönetim kurulunun zorla görevden alınmasını isteyen bir imza kampanyası oluşturuldu. RMS yanlış bir biçimde cinsiyetçiliğe, transfobiye, engelli ayrımcılığına yönelik bir sürü şeyle suçlandı. Hiçbirini dinlemeyin. Richard Stallman'ın politik notları ve makaleleri, tüm biçimleriyle bağnazlığa karşı kararlı bir biçimde kampanya yürüten bir adamın resmini çiziyor!
Bunun üzerine biz Özgür yazılım hareketi olarak kendi imza kampanyamızı başlattık. RMS'in görevinde kalmasını ve FSF'in yerini korumasını diliyoruz. FSF'i Richard Stallman'ın onurunu ve mirasını korumaya çağırıyoruz. Richard Stallman, ifade özgürlüğü büyük ölçüde bastırılmış bir insandır. FSF'e desteğimizi yüksek sesle ve net bir biçimde göstermeliyiz.
Özgür Yazılım'ı destekliyorsanız; ifade özgürlüğüne, topluluk özgürlüğüne ve toplumsal adalete (bir kişinin onurlu muamele gördüğü ve yalnızca kanıları nedeniyle etkisiz hâle getirilmediği gerçek toplumsal adalet) inanıyorsanız burada adınızla imzalayın:
https://rms-support-letter.github.io/index-tr.html
Richard'ın görevden alınmasını isteyen muhalif imza kampanyası burada bağlantılı olmayacak çünkü onu güçlendirmemek önemli. Muhalefetin arama motoru sıralamalarını yükseltmek, yalnızca RMS'e saldırmalarına yardımcı olur. Benzer biçimde onların karalama kampanyaları doğrudan buraya bağlanmayacak, yalnızca kınanacak!
Adınızı nasıl imzalayacağınıza ilişkin yönergeler bu sayfada yer almaktadır.
Bir projeyi temsil ediyorsanız lütfen bunu ayraç içerisine alın ve konumunuzu
belirtin. Örneğin John Doe iseniz ve projenizin adını Falanca Libre ise
John Doe (Foobar Libre developer)
veya ör.
John Doe (Foobar Libre founder and lead developer)
olarak yazın. FSF
üyesiyseniz (örneğin kısmi üye) bunu da ayraç içerisine alın.
RMS karşıtı listeyi imzalayan bir projenin / örgütün üyesiyseniz pro-RMS listesini imzalarken söz konusu projeden olduğunuzu belirtmek özellikle önemlidir. Ayrıca projenizdeki veya örgütünüzdeki insanlarla konuşmalı ve onları görüşlerini değiştirmeleri için ikna etmeye çalışmalısınız!
Adınızla imzalamanın yanı sıra bir yazılım projesindeyseniz Richard'a destek olmak için projenizin resmen ortaya çıkmasını sağlayın! Alabileceğimiz her türlü desteği onun gereksinimi var. Biz, Özgür Yazılım hareketi, etkinciler olarak ona tüm gücümüzü vermeliyiz!
Kanmayın. Bir Özgür Yazılım projesi RMS karşıtı listede yer alıyorsa bu yalnızca önderliğin söz konusu kararını uyguladığı anlamına gelir. Söz konusu örgütün içindeki bireyler hakkında hiçbir şey söylemiyor.
Lütfen ayrıca FSF'e e-posta gönderin ve Richard'ı desteklediğinizi söyleyin! FSF'in iletişim bilgileri burada: https://www.fsf.org/about/contact/
Rakibimizin gerçek hedefi Richard Stallman değil, onların gerçek amacı FSF'e iyice sızarak FSF'i (OSI, Linux Foundation veya Mozilla gibi örgütlerde olduğu gibi) yok etmektir. Üstelik bu kişiler; RMS'in zorla görevden alınmasını ve FSF'teki tüm yönetim kurulunun görevlerinden istifa etmesini isteyen çevrim içi bir imza kampanyası bile başlattılar. Bu kuşkusuz FSF'i devirmek için bir darbe girişimi! Korkudan ötürü pek çok bilinen Özgür Yazılım projesi RMS karşıtı cadı avına katıldı çünkü onlar da etkisiz hâle getirilmek istemediler. Richard'a saldıran listede Microsoft, Google, OSI, Linux Foundation, Gnome Foundation ve Ethical Source insanları var! Bu insanlar özgür yazılıma ideolojik olarak karşı çıkıyorlar (kimileri özgürlüğü desteklemek dışındaki nedenlerle kimileyin özgür yazılım üretiyor olsalar bile) ve onlardan birçoğu yıllardır onu etkin bir biçimde yok etmeye çalışıyor! Bu insanlar bizi temsil ettiklerini iddia etmeye nasıl cüret ederler!.
RMS'e muhalif mektupta laf çok, iş yok. O listedeki insanlar bizi temsil ediyor değiller! Listede gerçek Özgür Yazılım geliştirileri görüyorsanız lütfen onlarla konuşun. Nefret dolu veya kin dolu olmayın, onlarla konuşun: Onlara nefret dolu bir kampanyayla yanıltıldıklarını söyleyin. Hareketimizde birliğe gereksinimimiz var. Görüyorsunuz, muhalifler listesini imzalayan pek çok kişi yalnızca korkmuş olabilir: Başlangıçta RMS'i destekleyen imza kampanyası yoktu ve bu nedenle RMS'i kaç kişinin desteklediği bilinmiyordu. Başka bir deyişle pek çok insan büyük olasılıkla toplumdan dışlanma olasılığından korktuğu için RMS karşıtı listeyi imzaladı. Çünkü geçen kez hazırlıksız yakalanmıştık. Geçen kez sessiz kaldık ancak bu kez susmayacağız!
31 Mart 2021'de Birleşik Krallık saatiyle 2.50 itibarıyla kazanıyoruz! RMS'in kaldırılmasını isteyen mektupta 2.959 imza bulunuyor. RMS'i destekleyen ve savunan mektubumuzda 4.533 imza var! Her iki sayıyı da toplarsanız ancak RMS karşıtı imza kampanyası dururken bizim imza kampanyamızın popülerliği çok hızlı artıyorsa bu %60'lık bir onay oranıdır. İnsanlar RMS'i desteklemenin iyi bir şey olduğunu düşünüyor çünkü öyle. RMS suçsuzdur!
Özgür yazılım ideolojisine son derece inanıyorum. Libreboot'un kurucusu ve başgeliştiriciyim. Özgür Yazılım'ı 2000'li yılların ortasında gençlik çağında ilk kez kullanmaya başladığımda Richard Stallman'ın öğütleri benim üzerimdeki en büyük etkiler arasındaydı: Richard GNU projesini 1983'te ve Özgür Yazılım Vakfını 1985'te kurdu. Revolution OS filmini de izledim ve Eric Raymond'un Katedral ve Pazar'ını okudum. Çok çabuk büyülendim ancak Richard'ın GNU projesi web sitesindeki makaleleri beni büyük ölçüde esinlendirdi. Ancak birkaç yıl boyunca 2009'da Özgür Yazılım kampının çekimine kapılana dek kendimi açık kaynak destekçisi olarak tanımladım. Şirketlerde sistem yöneticiliği ve BT desteği işlerinde çalıştım, çoğunlukla Windows dâhil olmak üzere özel mülk yazılımlarla çalıştım, evde GNU+Linux üzerinde kendi kendime programlamayı öğrettim. Tamamen çeşitli GNU+Linux dağıtımlarını (ayrıca OpenBSD ile oynadım) çalıştıran evdeki sistemlerime kıyasla ne kadar kısıtlayıcı oldukları için özel mülk sistemlerle çalışmak nefret ediyordum. A düzeylerini başardıktan sonra bilişim üzerinde çalıştım ancak bizi özel mülk Visual Studio IDE ve C# kullanmaya zorladılar: Bundan nefret ettim ancak sınıf ödevleri için evde Mono kullanarak bununla başa çıktım. 2013'te FSF Kısmi Üyesi olarak katılmamın üzerinden çok geçmedi, yaşantım büyük bir biçimde şekil aldı ve Libreboot bunun büyük bir parçasıydı. Söylemeye gerek yok, özel mülk yazılıma bağımlılığımı ortadan kaldırmaya çalışıyorum ve başkalarının da bu tür bir özgürlüğü deneyimlemesini istiyorum.
Richard Stallman'ın makaleleri ve video öğütleri beni bu yola götüren şeydi. Adamla 3 farklı ülkede 5 kez buluştum.
Bilişim ilk günlerinde yazılımların çoğu (hepsi değilse de) kaynak koduyla özgürce paylaşılıyordu. 1980'lerin başlarında yazılımın daha ticari hâle gelmeye başladığı zaman şirketler yazılımı özel mülk hâle getirmeye başladılar, bu da yazılımın artık kaynak koduyla gelmediği veya öbür türlü bu yazılımın kullanımına, geliştirilmesine ve paylaşımına kısıtlamalar getirildiği anlamına geliyordu. Bu, bilgisayar kullanıcılarının artık bilgisayarları üzerinde özgürlüğe sahip olmadıklarına anlamına geliyordu: GNU projesi 1983'te başlatıldığında özgür yazılım yoktu! Özel mülk bir yazılım geliştiricisi olarak büyük miktarlarda para kazanma olasılığıyla karşı karşıya kalan Richard Stallman, bu eğilime son derece direndi ve insanların bilgisayarlarında çalıştırabilecekleri tamamen özgür bir işletim sistemi oluşturmak için GNU projesini başlattı.
Özgür Yazılım'a da halk eğitimine inandığım nedenle inanıyorum: Bilginin bir insan hakkı olduğuna inanıyorum. Örneğin tüm çocukların Matematik öğrenmeye hakkı olduğuna inanıyorum. Bilgisayar Bilimi için de aynı şeye inanıyorum. Eğitim bir insan hakkıdır. Herkesin özgürlüğe sahip olmasını istiyorum: Bir topluluk için okuma ve ifade özgürlüğü hakkı. Programlama konuşma olarak sayılır ve tüm iyi çalışmaların başkalarının çalışmalarına dayandığına inanıyorum: Bu nedenle topluluk hakkı kritiktir. Dört özgürlük üstündür. Copyleft'in sadık bir destekçisiyim ve bunun tüm yaratıcı ve / veya entelektüel çalışmalar için hukuken zorunlu olması gerektiğine inanıyorum. Mümkün olduğunda GNU Genel Kamu Lisansı'nı kullanıyorum ve her yerde onun özümsenilmesini son derece savunuyorum.
Özgür yazılımın önünde hâlen uzun bir yol var. GNU projesinin ve Özgür Yazılım hareketinin misyonu; dünyamızdaki özel mülk yazılımı ortadan kaldırmak ve herkese yalnızca özgür yazılım vermektir. Bu, Libreboot projesinin paylaştığı çok yüce bir misyondur. Apple ve Microsoft gibi şirketler her fırsatta bize direniyor. Mantık oldukça özel mülktür: Bilgisayar yongası / kartı üreticileri, donanımın nasıl çalıştığına ilişkin erişimi büyük ölçüde kısıtlar ve ilerlememizi kısıtlamak için DRM (aygıt yazılımının kriptografik imza kontrolleri gibi) koyarlar; bu nedenle Libreboot, bu makalenin yayımlandığı tarih itibarıyla hâlen çok zayıf bir donanım desteğine sahip. Onarım hakkı, özellikle daha geniş OSHW (Özgür / libre Donanım) hareketinin bir parçası olarak savaşımımızın kritik bir bileşenidir. Karşılaştığımız diğer bir sorun, çağcıl aygıtlarda aynı bileşenin artık başka bir bileşenin yerine kullanılamayacağı bileşenlerin serileştirilmesidir: Söz konusu aygıt üzerindeki yazılım; yeni parçanın yetkili olup olmadığını kontrol edebilir ve yetkili değilse çalışmayı reddedebilir. Özgürlük hareketi içinde hukuki ve teknik anlamda sürekli saldırı altındayız. Büyük teknoloji şirketleri, çabalarımızı engellemek için her yola başvuruyor.
Richard Stallman'ın çalışması olmasaydı Libreboot var olmazdı. Tüm yapıtlar insan toplumunda türevdir: Devlerin omzunda duruyoruz. GNU projesi neredeyse tam bir işletim sistemine sahipti ve sonunda tek bir parça eksikti: Çekirdek -bu program-; işletim sisteminin merkezinde yer alır, donanımla konuşur ve sistem kaynaklarını tahsis eder ve uygulama yazılımının çalışabileceği bir arabirim sağlar. GNU, Hurd adını verdikleri bir çekirdek üzerinde çalışmaya başlamıştı ancak bu hâlen 2021 itibarıyla tamamlanmaktan çok uzak. Neyse ki Linux adlı başka bir proje 90'ların başında ortaya çıktı ve GNU GPL altında yayımlandı, bu da insanların tam bir işletim sistemi oluşturmak için değiştirilmiş bir GNU sistemini Linux'la birleştirebildiği anlamına geliyordu.: İlk GNU+Linux dağıtımları doğdu! Tüm bunlardan hareketimiz, Özgür Yazılım hareketi başladı ve onsuz bugün özgür bilişime bu kadar geniş bir erişimimiz olacağından kuşkucuyum. Libreboot ve GNU'nun ikisinin de var olmadığı bir dünyayı tahayyül edemiyorum.
Coreboot, GNU+Linux olmadan var olabilir mi? Bundan çok kuşkucuyum! Linux'un kendi başına hâlen var olması mümkündür ancak günümüze dek Özgür Yazılım olur muydu? Bugün olduğu düzeye ulaşır mıydı? Bu gerçekte BSD projeleri yerine geçebilirdi ve tüm bilgisayar kullanıcılarının özgürlüğe sahip olmasını sağlayacak ideolojik güdüye sahip olmasını sağlayacak ideolojik güdüye sahip olur muydular yoksa kaynak kodunu yalnızca eğitim amaçlı bir kaynak olarak mı görürlerdi?
Richard Stallman'ın 80'lerdeki çalışmaları devrimci idi ve onsuz bugün hiçbirimiz burada olmazdık. Apple ve Microsoft gibi büyük teknoloji şirketleri bizden nefret ediyor ve yıllardır hareketimize saldırıyor. RMS'e yapılan saldırılar bununla ilgili. Richard'ın herhangi bir zamanda ne yaptığı veya yapmadığı umurlarında değil.
Richard, 1985'teki kuruluşundan bu yana Özgür Yazılım ideolojisini tüm dünyaya yayarak Özgür Yazılım Vakfının başkanıydı: Ta ki 2019'da mümkün olan en fazla Orwell'sı karalama kampanyasında etkisiz hâle getirilene kadar.
Libreboot'a aşina olan birisi büyük olasılıkla yukarıdakilerin hepsini çoktan biliyor veya özüne aşina; öyleyse niçin bugün FSF'ten, GNU'dan ve Richard Stallman'dan söz ediyorum? Şu anda olan çok uğursuz bir şey yüzünden.
Yalnızca benim sözüme güvenmeyin. Tanınmış bir GNU+Linux kullanıcısı olan Stephen Fry; 2008'de GNU projesini öven ve Özgür Yazılım'ı destekleyen bu videoyu yaptı:
https://vid.puffyan.us/watch?v=P_mS4CIXcLY
Yüklenmezse bu bağlantıyı deneyin: https://vid.puffyan.us/watch?v=P_mS4CIXcLY
Richard ile uzun yıllardır iyi bir biçimde arkadaşım. Birkaç yıl önce onunla (çok belirgin bir biçimde) bir anlaşmazlık yaşa*dı*m ancak biz barıştık. Bana her zaman saygı duydu.
Projem, Libreboot, GNU'ya katılma sürecindeyken trans olarak dışarıda değildim. Libreboot, GNU Libreboot olmadan kısa bir süre önce trans olarak çıktım. RMS oracıkta benimle birlikte she'ye / her'e geçti. Sorun yok.
Kimi insanlar aşağıdaki makaleye bağlantı verdi ve onun transfobik olduğunu öne sürdü: https://stallman.org/articles/genderless-pronouns.html
Açıkça insanlar RMS'in insanlarla doğru adılları kullanmayı reddettiğine inanıyor. İnsanlar, RMS'in they'le / them'le ifade etmeyi onaylamak yerine per'le / perse'yle ifade etmeyi onaylamasından ötürü RMS'in transfobik olduğuna inanırlar.
Size bir şey söyleyeyim:
Richard; makaleyi yazarken bana ve diğer birkaç kişiye bu makalenin bir kopyasını gönderdi. RMS önerdiğinde üst üste yapmaması konusunu RMS'e üsteledim. Genel olarak birisine atıfta bulunurken they'i / them'i kullanmasını son derece önerdim. Per'e / perse'ye kullanmaya karar verdiğinde sinirlendim ancak gücenmedim: Görüyorsun, buna saçma gözüyle bakıyorum. Açıkçası they / them genellikle anlaşılır ve en az yanlış anlaşılmaya neden olur.
Saçma olmak, transfobik olmakla aynı şey değildir. Richard'a gerçekten yeğlediğiniz adılları söylerseniz bunları sizinle birlikte duraksamadan kullanacaktır.
Arkadaşlarımdan birkaçı trans ve Richard'la da çoğunlukla e-posta yoluyla konuşuyorlar. Onların zamirlerine de saygı duyar.
Yeterince gülünç bir biçimde GNU projesinde adıllar hakkında şu yönergeler vardır: https://www.gnu.org/philosophy/kind-communication.en.html - Bakınız: https://www.gnu.org/philosophy/kind-communication.en.html#f1
Transfobik değil. Hiç de değil. Aynı per / perse saçmalığı. Transfobik değil, yalnızca saçma. Projem, Libreboot, GNU'dayken diğer GNU geliştiricileri tarafından yanlış cinsiyetlendirilmemiştim. RMS'e transfob demek, gerçek transfobiden muzdarip insanlara hakarettir.
Ben ona karşı yapılan her bir özgül suçlamayı ele ala*bil*irdim ancak diğer makaleler bunu hâlihazırda yapıyor: Bu makaleler yazabileceğim her şeyden çok daha iyi yazılmıştır, bu yüzden lütfen aşağıdaki bağlantılara tıklayın.
Tekerleği yeniden icat etmeye gerek yok. Bu makalenin tüm amacı, Richard Stallman'a desteğimi ifade etmek ve onun onurunu savunmaktı. Onun yaşamı bir gün sona erecek ve bunun doğal olarak gelmesini hak ediyor. Ancak yine de katkıda bulunabileceği çok şey var!
Aşağıdaki makaleler, Richard Stallman'ı çevreleyen olayların başladığı Eylül 2019'dan bu yana olanları aşağı yukarı doğru bir biçimde anlatıyor:
https://www.wetheweb.org/post/cancel-we-the-web
İşte, Richard'a desteğini ifade eden başka bir makale ve orada meydana gelen olaylarla ilgili ayrıntılar var:
https://jorgemorais.gitlab.io/justice-for-rms/
DistroTube'un hazırladığı bu video, olayların yanı sıra mükemmel bir anlatım sunar:
https://vid.puffyan.us/watch?v=Uun2YhnUNGc
Richard Stallman'ı savunmadaki sorunumuz, Özgür Yazılım hareketinin muhaliflerinin dilimizi seçmeyi öğrenmiş olmalarıdır. Konuşmayı konuşuyorlar ve renkleri giyiyorlar ancak hata yapmıyorlar: Onların eylemleri ve niyetleri temsil ettiğini iddia ettikleri ideolojiyi yansıtmıyor! Bu listede yanlış yönlendirilmiş veya RMS'e karşı çıkmak için başka nedenleri olan gerçekten kimi Özgür Yazılım etkincileri ve örgütleri var: Odağım bu insanlar üzerinde olmayacak ancak umarım bu kişilerden ve örgütlerden kimileri söyleyeceklerimi okursa görüşlerini değiştirirler!
Linç kültürüne abone değilim. Bu insanlardan kimileri beni linç etmeye çalışabilir ancak ben onlara asla aynısını yapmam. Bu makalenin tamamı yalnızca RMS'i kötücül karalama kampanyalarına karşı korumayı amaçlamaktadır. Bunu yapmak için bu RMS karşıtı listedeki kimi kişileri inceleyeceğiz.
RMS'in etkisiz hâle getirilmesini isteyen listeye doğrudan bağlantı vermeyeceğimi söyledim, bu nedenle aşağıdaki URL'i bir köprü oluşturmadan yazacağım (bu, arama motorlarında güçlendirilmesini önler). Onların listelerindeki adlara bakın:
https://rms-open-letter.github.io/
Kanmayın! Açık kaynak hareketi, Özgür Yazılım hareketi ile aynı değildir! Aşağıdaki makale Açık Kaynak'ın Özgür Yazılım'dan nasıl farklı olduğunu açıklamaktadır: https://www.gnu.org/philosophy/open-source-misses-the-point.en.html
İmzalayanlar listesindeki kişilere odaklanacağım ve belki bu listedeki özgül örgütlerden (veya diğer adlardan) söz edeceğim. Kimileri, RMS karşıtı duruşlarının yanı sıra başka türlü sağduyulu insanlardır (bu, büyük olasılıkla yanıltıldıkları anlamına gelir), oysa listedeki kimi insanlar kötücüldür.
Doğrudan listenin içine atlayacağım:
RedHat, RMS'in FSF'e yeniden atanmasına yanıt olarak FSF için fonlamayı kaldıracaklarını duyurdu. Olağan karalama kampanyasına katıldı.
RedHat, bugünlerde bilinen özgür olmayan yazılım şirketi IBM'e aittir. Kurumsal GNU+Linux dağıtımları pek çok özgür olmayan yazılımla birlikte gelir ve müşterilerine daha fazlasını nasıl elde edeceklerini etkin bir biçimde anlatırlar: Özgür yazılımı ilerletmek için hiçbir şey yapmazlar ve onlar onu yalnızca kullanabilecekleri bir şey olarak görür. Onlar FSF ideolojisine inanmıyor. Birleşme hakkında daha fazla bilgi edinin: https://www.redhat.com/en/ibm
Redhat kısa süre önce CentOS'i öldürdü. CentOS, güçlü bir topluluk desteğiyle RHEL'in bir topluluk sürümüydü. Başka bir deyişle Redhat etkin bir biçimde topluluğa zarar veren bir adım attı. Daha fazla bilgi: https://arstechnica.com/gadgets/2020/12/centos-shifts-from-red-hat-unbranded-to-red-hat-beta/
Şuna bakın: https://www.ibm.com/products/software
Bu, Özgür Yazılım'ı önemseyen bir şirkete benziyor mu?
RedHat'ın ne düşündüğünü niçin önemsemeliyiz? Onlar fonlamayı bırakırsa kaygılanılacak daha az yozlaşma etkisi oluşturur! Redhat, özgür yazılıma inanmaz (onlar bir noktada açık kaynağa inanmış olabilir ancak Redhat, IBM tarafından satın alındığı için bu zaman büyük olasılıkla geride kaldı)
OSI, Open Source Initiative'in kısaltmasıdır. Bu örgüt, Özgür Yazılım'ı büyük şirketlere daha pazarlanabilir bir hâle getirmek amacıyla Özgür Yazılım Vakfının bir dalı olarak başladı. OSI hakkında buradan okuyun: https://en.wikipedia.org/wiki/Open_Source_Initiative
Bir resmin bin sözcükten söz ettiğini söylüyorlar:
Soldan sağa onların adları (tüm önde gelen OSI önderleri / etkileyicileri) ki sol sizin solunuz ve onların sağıdır (fotoğraflardaki anımsatma için):
Arka sıra: Faidon Liambotis, Chris Lamb, Simon Phipps, Allison Randal, Molly de Blanc, Patrick Masson
Ön sıra: Josh Simmons, VM Brasseur, Carol Smith, Italo Vignoli, Richard Fontana.
Tüm bu insanlar, OSI'da oldukça etkilidir. Birkaç eski başkan...
Bu sana garip gözüküyor mu? Nerede olduklarına bakın. Fotoğraf, bu haber makalesinden geliyor: http://techrights.org/2020/01/15/osi-board-at-microsoft/ (archive: http://web.archive.org/web/20200121042512/http://techrights.org/2020/01/15/osi-board-at-microsoft/)
Microsoft, OSI'ın majör bir destekleyicisidir. OSI'ın kendi web sitesinde şunu belirten bir makale vardır: https://opensource.org/node/901 (archive: http://web.archive.org/web/20201112022740/https://opensource.org/node/901)
Örgütünüz Microsoft gibi (yıllarca Özgür Yazılım'a ve Açık Kaynak'a sert bir biçimde saldıran) şirketlerin büyük miktarlarda finansmanına bağımlı olmaya başladığında ülkülerinizden kimilerini gözden kaçıracaksınız. Önceden sahip olduğunuz kıvılcımın bir bölümünü yitir*ecek*siniz. Bağışçılarınızın size söylediklerini yapmaya başlayacaksınız çünkü fonlamanın yitirilmesinden korkuyorsunuz. Microsoft, yıllar içinde, açık kaynak olarak gördükleri onların sürümüne daldı: gerçekte bu yalnızca açık örtbastır (openwashing) (örtbas whitewashing gibi ancak bunun yerine Açık Kaynak Open Source bakış açısıyla) ve Microsoft'un Windows gibi temel ürünleri hâlen çok özgür değil! Microsoft; güvenli önyükleme ve kriptografik olarak imzalanmış aygıt yazılımı gibi şeylerle her geçen gün daha fazla bilgisayarı kilitleyerek özgürlüğünüzün eksikliğinden ötürü hâlen sıkı bir biçimde savaşım veriyor.
Öyleyse Microsoft Richard Stallman'dan yıllardır nefret ediyor ve onu yıllardır yok etmek istiyorsa ve Microsoft'un Open Source Initiative'te kısmen inanılabilir bir biçimde Özgür Yazılım dilini konuşabilen bir örgüt üzerinde mali etkisi varsa bu Microsoft için şimdiye dekki en iyi şey olmaz mıydı? Microsoft olduğunuzu zihninizde canlandırın. Fırsata atlarsın, değil mi? Birisi bana burada tek olmadığımı söyledi.
Microsoft, OSI'a yoğun bir biçimde bağlı olmasa bile OSI, topluluğumuzun bir parçası olduğunu iddia ederken Özgür Yazılım'ın dilini kullanma hakkına sahip olur muydu? Açık kaynak, Özgür Yazılım hareketinin bir parçası değildir! Özgür Yazılım'ın ideolojik bir rakibidir.
Gülünç gerçek:
OSI, OSI'ı Etik Kaynak hareketinin sızmasına ve ifade özgürlüğünü engelleyen baskıcı davranış kurallarına karşı savunurken yaptığı kimi yorumların ardından kısa süre önce Eric S. Raymond'u (OSI'ın kurucu ortağı) posta listelerinden engelledi. Ada karşın Etik Kaynak lisansları yazılımın kullanımına kısıtlamalar getirdiği için aslında özgür değildir: Bu tür bir yazılımın yazarı politik görüşlerinize katılmazsa yazılımı kullanmanızı yasaklayabilir. Bu sakıncalı! Coraline Ada Ehmke (Etik Kaynak hareketinin önderi) gibi insanlar, Açık Kaynak Tanımı'nı yeniden yazmak için OSI'ı etkilemeye çalışıyorlardı. Bu video, kimi güzel giriş bilgileri sağlar:
https://vid.puffyan.us/watch?v=gkhmwr6O2W4
OSI'ın durumunda Eric'in yeniden içeri girmesine büyük olasılıkla izin vermeyecekler: Açık Kaynak ile aynı görüşte olmasam bile (Ben bir Özgür Yazılım etkincisiyim) Açık Kaynak kendi başına kötü bir şey değildir, yalnızca ideolojik olarak eksiktir: Coraline Ada Ehmke gibi Etik Kaynak insanları yollarını alırlarsa aşırı miktarda hasara neden olacaklardır (bir Davranış Kuralları getirerek tanınmış Özgür Yazılım ve Açık Kaynak uyumlu projelere çoktan sızmış durumdalar: Libreboot kısa süre önce Coraline'ın Katkıcı Tüzüğü'nden başka bir şey olmayan Davranış Kuralları'nı bir kenara atarak sağduyuya geldi)
Herkes Eric Raymond'a destekleyici bir e-posta göndermelidir. O doğru olanı yaptı. Onu önemsediğini söyle. Onun hakkında özellikle korkunç bir şey duymadım. Çok sağduyulu ve iyi bir insan: Hâlen saygılı olmakla birlikte açık sözlü ve filtresiz (benim görüşüm, onun kimi makalelerini okuyarak); bu oldukça ferahlatıcı.
Everyone should send Eric Raymond a supportive email. He did the right thing. Tell him you care. I've never heard anything especially horrible about him. He's very reasonable and a nice person; outspoken and unfiltered while still being respectful (in my opinion, having read some of his articles), which is quite refreshing.
Evet, Microsoft çalışanları RMS karşıtı listededir.
Bu insanlar bize Özgür Yazılım ülküleri veya FSF meseleleri hakkında nasıl ibret aldırıyorlar?
Microsoft, Özgür Yazılım hareketinin ölümcül bir düşmanıdır. Microsoft bütün şirket adını listeye yazacak ölçüde sersem değildir çünkü o zaman bu RMS karşıtı kampanya için oyun biter: Bunun yerine bizi temsil ettiği varsayılan çeşitli örgütlerdeki yozlaştırıcı etkilerini kullanıyorlar.
Microsoft olsaydım bu kişilerden adlarını listeden kaldırmalarını isterdim. Bu tür insanların Microsoft'taki konumlarının yalnızca birkaç kişi de olsa bu biçimde ifade edilmesi aslında onların RMS karşıtı çabalarına zarar veriyor.
Bu listedeki çalışanlardan hiçbiri Microsoft'ta üst sıralarda gözükmüyor. Adlarını bağımsız olarak yön vermeden yayımladıklarına inanmaya eğilimliyim. Aklı başında hiçbir Microsoft patronu Microsoft'Un o sayfada hiçbir kapasitede listelenmesini istemez!
NOT: Gnome topluluğunu Gnome Foundation ile karıştırmayın. Onlar çok farklı şeyler!
Microsoft ile Gnome Foundation üyeleri arasında iyi bilinen bağlantılar vardır. İşte, bir makale:
Yıllardır RMS'e saldırıyorlar:
http://techrights.org/2021/01/12/gnome-foundation-rms/
Kuşkusuz bu insanların Özgür Yazılım hareketi adına kendilerini temsil etmeleri inandırıcı değil!
Aşağıdaki Gnome Foundation üyeleri, RMS karşıtı imza kampanyasının temel imzalayanlar listesinde yer alıyor ve Gnome Foundation ile ilişkilendiriliyor:
Diğer durumlarda adları listelemeyi seçmezdim ancak Neil ve Molly RMS karşıtı github sitesinde itme / çekme / inceleme haklarına sahip iki kişidir. Onların adlarını anmaya gereksinme duyuyorum: Ayrıca her ikisinin de Debian projesinin üyesi olduğuna bakın.
Coraline, Etik kaynak hareketinin kurucusudur. Adına karşın aslında özgür olmayan lisansları dağıtıyor: Özgür değildir çünkü lisanslı altında bulunan yazılımların kullanımına kısıtlamalar getirirler. Yazılımı bu lisanslardan biri kapsamında kullanırsanız ve yazar politik olarak sizinle aynı görüşte değilse yazar bu yazılımı kullanmanızı yasaklayabilir.
Ben özgürlüğe inanıyorum! Politik olarak katılmadıklarım dâhil olmak üzere herkes için özgürlük istiyorum!
Birisinin kanılarına göre ayrımcılık yapmak her zaman yanlıştır. Aması maması yok! Politik muhaliflerimin özgür olmasını istiyorum çünkü:
Coraline internette de oldukça kötücül. Bir zorba gibi davranan, terörize eden şirketlerinin / projelerinin sayısız hesabı var. Birisi ona bu makaleyi anlatırsa Libreboot projesini hedef alma şansı bile var.
O korkunç birisi.
Daha çok kimi projelerin kullandığı bir şablon davranış kuralları olan Katkıcı Tüzüğü ile tanınıyor. Libreboot'ta yeni katkıcıları yabancılaştırdığı ve insanların sorunlar hakkındaki görüşlerini ifade edemeyeceklerini hissetikleri kendi öz sansürlenmiş bir ortam oluşturduğu için bir davranış kuralınız olmamasını öneriyoruz: Görüyorsunuz, konuşma özgürlüğü sağlıklıdır ve kötü davranışlarla başa çıkmak oldukça sağduyudur. Katkıcı Tüzüğü bir truva atıdır: Önce sizi zorladıkları şey budur ve ardından Etik Kaynak lisansı kullanmanızı önerirler. İlk Etik Kaynak dozunuzu aldığınızda pençelerini projenize batırırlar. Bu tür insanların projenize sızmasına izin vermeyin!
Coraline Ada Ehmke'yi veya onun gibileri dinlemeyin! Kendisi nefret ve bağnazlıkla besleniyor. Diğer insanların görüşlerine düpedüz hoşgörüsüzdür ve düzenli olarak aynı görüşte olmadığı insanları yok etmeye çalışır.
Bu kadar!
RMS'i savunun!
Daha fazla yazma zahmetine giremezsiniz. Listeyi daha ayrıntılı inceleyecektim ancak bence asıl noktayı anlıyorsunuz.